Cari/borç yaşlandırma nedir?

İşletmelerin varlığını sürdürebilmesi açısından nakit akışının doğru yönetilmesi büyük önem taşıyor. Nakit akışını olumsuz etkileyen etmenlerden biri de müşterilerin ödeme koşullarını yerine getirmemesi. Bu noktada cari yaşlandırma olarak da bilinen borç yaşlandırma devreye giriyor ve işletmenin alacak durumunun rutin olarak gözden geçirilmesini sağlıyor. Peki, borç yaşlandırma nedir?

Yaşlandırma kavramı muhasebede kredili mal ve hizmet satışı ile oluşan ticari alacaklar hesabıyla ilişkili olarak kullanılıyor. Borç bilgilerine ulaşmayı sağlayan bir yöntem olan borç yaşlandırma yönteminde mal ve hizmet satışlarındaki cari hareketlerde borç ve alacak tutarları kesilen faturalara göre belirleniyor ve alacak ve borç miktarı, belirlenecek faiz oranına ve ödeme tarihine göre işlenen vade farkı bilgileri oluşturuluyor. Yaşlandırma yöntemi kullanılarak oluşturulan raporlarda bu bilgilere ulaşmak mümkün oluyor.

Cari/borç yaşlandırma yöntemi ne işe yarar?

Müşterilerin borcunu ödememesinden kaynaklanan sorunları yaşamamak için işletmenizin alacak durumunu takip etmelisiniz. Yaşlandırma yöntemi sayesinde müşterilerinizin ödenmemiş tutarlarına, bu tutarların vadelerine ulaşabilirsiniz. Alacakların belirli periyot ve düzende tek bir yerden görülmesiyle takip işlemlerini kolayca gerçekleştirebilirsiniz. Uzun süredir alınamamış borç bilgilerini görüntüleyerek borçlar hakkında izlenecek sürece karar verebilirsiniz. Borç yaşlandırma yöntemiyle erken ödeme için yapılan indirimlere ulaşabilirsiniz. Bu yöntemde borç miktarı ve ödeme durumu bilgileriyle müşterileri finansal yönden tanıyabilirsiniz. ERP programı sayesinde haftalık ve günlük olarak yaşlandırma işlemleri yapabileceğiniz gibi geriye ve ileriye dönük yaşlandırma raporlarına da ulaşabilirsiniz.

 

Alacak yaşlandırma raporu nasıl yönetilir?

Müşterilerin borçlu olduğu toplam tutarları kategorize edilmiş halde sunan ve bir tahsilat toplama aracı olarak da kullanılabilen yaşlandırma raporu, borcu en yüksek olanlardan başlayarak müşterileri sıralamaya olanak tanıyor. 80/20 Pareto prensibi ile en yüksek borçlu müşterilerden başlayarak tahsilatları toplamak avantaj sağlayacaktır.

Borcun süresinin uzaması tahsilat yapabilme olasılığını azaltıyor. Bu noktada alacakları tahsil ederken en uzun süredir ödeme yapmayan müşterilerden tahsilat sağlayabilirsiniz. Tahsilat mümkün olmadığında rapordaki süreyi dikkate alarak yasal süreci başlatma kararı alabilirsiniz. 90 günü geçmiş şüpheli alacaklar konusunda yasal işlemleri başlatabilirsiniz. Vadesi dolan fakat tahsil edilmemiş olan alacakların varlığı tahsil politikasının sorunlu olduğunu gösterir. Dolayısıyla tahsilat toplama yönteminizde değişiklik yapma kararını rapora dayanarak alabilirsiniz.

İş dünyasının en başarılı şirketlerinin alacak yönetiminde tahsilat sürecini önceden belirlenmiş prensiplere bağlı kalarak işlettiği biliniyor. Başarılı bir ticari alacak yönetim süreci geliştirmek, müşterilerinizi finansal açıdan tanımak ve alacaklarınızı bilmek için bir pusula gibi işleyen alacak yaşlandırma raporuna önem vermelisiniz. Bu sayede doğru stratejik kararlar verebilir ve yol haritası oluşturabilirsiniz.

 

 

Menü